31 Ekim 2013 Perşembe

BİNA İNŞAATI

Bina inşaatı maliyet endeksi, bu yılın üçüncü çeyreğinde bir önceki çeyreğe göre yüzde 2,3 arttı.
Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), Bina İnşaatı Maliyet Endeksi (BİME), 2013 yılı üçüncü çeyrek verilerini açıkladı.
Buna göre, bina inşaatı maliyet endeksi, 2013'ün üçüncü çeyreğinde bir önceki çeyreğe göre yüzde 2,3, geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 6,4 ve dört çeyrek ortalamalarına göre ise yüzde 3,9 arttı.
BİME'de 2013 yılı üçüncü çeyreğinde işçilik endeksi, bir önceki çeyreğe göre yüzde 1,2, malzeme endeksi ise yüzde 2,7 artış gösterdi. Bir önceki yılın aynı çeyreğine göre işçilik endeksi, yüzde 6,5 ve malzeme endeksi yüzde 6,3 arttı.



30 Ekim 2013 Çarşamba

ALÇAK BASINÇTA TASARRUF

1868 yılından bu yana döner loplu blower ve 1943 yılından bu yana vidalı kompresör üretim ve tasarımından elde ettiğimiz eşsiz tecrübeler, Delta Hybrid teknolojisindeki yeni ve çığır açıcı gelişmelerin temelini teşkil etmektedir. Delta Hybrid blower, loplu blower ve vidalı kompresör teknolojileri arasındaki sinerjinin bir sonucudur ve her iki konseptin teknik avantajlarını birleştirerek, tamamen yeni avantajlar sunmaktadır.

Alçak basınçlı blower uygulamalarında enerji maliyetleri, 10 yıllık bir çalışma süresi zarfında ömür boyu maliyetinin yaklaşık olarak %90’ına eşittir. Bu sebeple blower alırken öncelikle dikkat edilmesi gereken nokta, ekipman ilk yatırım maliyetinden ziyade ömür boyu maliyetidir. Delta Hybrid blower paketleri, geleneksel 3 loplu blowerlara kıyasla %30’a varan enerji tasarrufu imkanı sunmaktadır.

Grafiklerde de görüleceği gibi 3 loplu geleneksel bir blower almak yerine Delta Hybrid blower kullanılması %30’a varan enerji tasarrufuyla fazladan ödenecek olan ilk yatırım maliyetini 6 ay ile 2 yıl arasında amorti etmekte ve 10 yıllık çalışma ömrü süresince makinenin ilk yatırım maliyetinin kat kat üzerinde tasarruf avantajı sağlamaktadır. 
En zor işletme koşulları altında yapılan testler ve 3 yılı aşkın süre boyunca sürdürülen çeşitli işletme uygulamaları sonrasında Delta Hybrid blower paketleri 2010 yılında pazara sunulmuştur. 110 m³/saat ile 9.000 m³/saat arasında emiş debisi ve 1500 mbar’a kadar fark basıncına dayanıklı yapısı sayesinde çok geniş bir çalışma aralığı bulunmaktadır.
Geleneksel 3 loplu blowerların dizaynı, 1 bar’lık bir fark basınç ile sınırlıdır. Daha yüksek basınçlar söz konusu olduğunda, farklı tipte kompresörler kullanılır. Bunlar genellikle, daha yüksek basınçlar için dizayn edilmiş olup ilk yatırım maliyetleri yüksektir. Yeni Delta Hybrid blower, bu boşluğu şimdi 1.5 bar’lık bir fark basınç kapasitesi ile doldurmaktadır. Negatif basınç uygulamaları da -500 mbar’dan (-15”Hg) -700 mbar’a (-21”Hg) çıkartılabilir. Delta Hybrid blower paketlerinde 800 mbar’a kadar olan alçak basınçlarda 3+3 sarmal rotor profili kullanılırken, 1500 mbar’a kadar olan basınçlarda 3+4 vidalı rotor profili kullanılmaktadır.


%25 ile %100 arası çok geniş debi kontrol aralığı sunan Delta Hybrid blower paketleri yüksek verimli IE3 elektrik motorlarıyla tahrik edilmektedir. Giriş sıcaklığının değişken olduğu durumlarda dahi güç dalgalanmaları (yaz/kış işletimleri), turbo kompresörler ile kıyaslandığında çok düşüktür. Bu sayede Delta Hybrid blowerleri Turbo Blower’lara bile bir alternatif teşkil etmektedir. 

Aerzen patentli yeni bir rulman sistemi, rulmanın ömrünü 1 bar fark basınçta bile 60.000 çalışma saatinin üzerine çıkarmaktadır. Aerzen’e özel Delta Lube yağı kullanmak suretiyle, yağ değiştirme aralığının 16.000 çalışma saatine çıkartılması ve ilk 500 çalışma saati sonrası yağ değişimi gerekmemesi, yağ seviyesinin makine çalışırken gözlenebilmesi gibi ilave özelliklerle bakım maliyetlerini azaltırken, üretiminizin aksamasına neden olacak duruşlardan daha az etkilenmenizi sağlamaktadır.

Daha önceki ürün gruplarımızda olduğu gibi, Delta Hybrid blower paketlerinde de reaktif çıkış susturucusu kullanılmaktadır. Ses emici malzemelerin zamanla bozulmasından dolayı sisteme karışmasını engellemek için, Aerzen bu malzemelerin kullanımından kaçınmıştır. Böylece Delta Hybrid blower, gıda sanayindeki pnömatik taşıma sistemlerde kullanıma uygun hale gelmektedir. Bozulmuş olan ses emici malzemelerin atık su arıtma tesislerindeki hassas difüzörlerde birikmesi ve tıkanmaya yol açması nedeniyle getireceği yüksek temizlik maliyetleri ve tesisin çalışma kapasitesindeki muhtemel azalmalar önlenmektedir. Ayrıca yan yana veya bitişik kuruluma uygun kompakt yapısı sayesinde daha küçük blower odalarına ihtiyaç duyulmakta ve inşaat maliyetlerinden de tasarruf edilebilmektedir.

Delta Hybrid’in teknolojik üstünlüğü sadece atık su arıtma ve çevre uygulamalarıyla sınırlı değildir. Delta Hybrid aynı zamanda dökme malzemelerin pnömatik olarak taşınması, kimyasal ve proses uygulamaları için de yeni standartlar getirmektedir.

Hava ve nötral gazların “oil free” – yağsız olarak nakledildiği değişik uygulama örnekleri aşağıdaki gibidir:
• Dökme malzemenin pnömatik taşınması
• Atık su arıtma
• Temiz su arıtma
• Su yollarının ve göllerin havalandırılması
• Kimyasal ve proses (çimento vb.) uygulamaları
• Kağıt ve cam üretimi
• Ve daha bir çokları
3 loplu blower`lar ve Delta Hybrid blower paketlerinin fiyat performans karşılaştırmasını görmek ve uygulamanıza yönelik olarak ne kadar tasarruf imkanınız olduğunu öğrenmek için satış ekibimizin hizmetinizde olduğunu belirtmek isteriz.


29 Ekim 2013 Salı

SEKTÖRE DESTEK

Türkiye Çimento Müstahsilleri Birliği tarafından düzenlenen “Çimento Sektöründe Enerji Verimliliği” Paneli, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız’ın katılımıyla gerçekleşti. Sektör temsilcileri, davetliler ve basının katılımıyla 12 Haziran’da Ankara Rixos Otel’de yapılan panelde, çimento sektörünün enerji verimliliği konusunda yaptığı çalışmalar ve sektörün beklentileri konuşuldu. Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız, “Türk çimento sektörünün enerji verimliği konusuyla ilgili çalışmalarını peşinen destekliyoruz ve her zaman yanındayız” dedi.   

Türkiye Çimento Müstahsilleri Birliği, enerji verimliliğinin arttırılması konusunda gerek sektör çalışanlarının bilinçlendirilmesi, gerekse üretim sistemlerinde verimliliğin arttırılması konularında çalışmalar yürütüyor. Bu kapsamda düzenlenen “Çimento Sektöründe Enerji Verimliliği” paneli, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız’ın ve sektör temsilcilerinin katılımıyla 12 Haziran’da Ankara’da gerçekleşti. 

Açılış konuşmasını yapan ve Türk çimento sektörünün, ekonomik olarak büyümeye devam ederken çevresel sorumluluğunun bilincinde olarak sürdürülebilir büyümenin yaygınlaşmasında öncü rol oynadığını belirten Mustafa Güçlü şunları söyledi: “ Ülkemiz, çimento sektöründe Çin Hindistan, ABD ve Japonya ‘nın ardından Dünyada 5. sırada bulunmaktadır. Avrupa’da ise lider konumdadır. 2011 yılındaki toplam tüketimimiz 55 Milyon ton olarak gerçekleşmiştir. Bu miktar, kişi başına 750kg çimento tüketiminin ifadesidir. Geçtiğimiz yıl 100.yılını geride bırakan sektör , bu faaliyetlerini 48’i entegre,  19’u öğütme ve paketleme işletmesi olmak üzere toplam 67 tesiste gerçekleştirmektedir. “  

Enerji Bakanlığı sektörün en önemli paydaşıdır

Çimento sektörünün enerji yoğun bir sektör olduğunun altını çizen Mustafa Güçlü sözlerine şunları ekledi:  “Çimento’da enerji tüketimi iki ana noktada gerçekleşir. Üretime hazırlanmış hammaddelerin pişirilmesi sürecinde yani klinker üretiminde kömür ve benzerleri ana unsurdur. Gerek klinker, gerekse de öğütme evrelerinde ise elektrik enerjisi kullanılmaktadır. Kömür ve elektrik enerjisinin toplam üretim maliyeti (değişken maliyet) içindeki payı %70’lere varmaktadır. Sabit maliyetler devreye girdiğinde dahi bu oran %50 dolaylarına gerçekleşmektedir. Bu gerçek, Enerji Bakanlığını çimento sektörünün en önemli paydaşı haline getirmektedir.  

Mustafa Güçlü şöyle devam etti:  “Sektör olarak 10 yılı aşkın süredir Elektrik İşleri Etüd İdaresi ile yürütülmekte olan çalışmaların, tüm sektörlere örnek olacak kalitede olduğu bilinmektedir.  Bu gün ulaştığımız noktada, Elektrik konusundaki verimlilik çabaları, “Atık Isı’dan Elektrik Üretimi” aşamasına gelmiştir. Bu nedenle sektör olarak çok mutlu ve gururluyuz. “Atık Isıdan Elektrik Projeleri” inde sektörün en önemli destekçisi olacaktır. Önemli sabit sermaye yatırımı gerektiren bu projenin tüm sektöre yayılması bu günkü tüketim seviyesi dikkate alındığında yaklaşık 1,5 Milyar kwh enerji tasarrufu sağlayacaktır.  Bu tasarruf Malatya büyüklüğündeki bir ilin elektrik tüketimine eşittir. Bu tasarrufun gerçekleştirilmesi, sektörün etkin bir biçimde özendirilmesi ile mümkün olabilecektir. Bu bağlamda yenilenebilir enerji kalemlerinde olduğu gibi atık ısı yolu ile elde edilen elektriğin farklı tarifeden değerlendirilmesi en isabetli yol olarak görülmektedir.”

Çimento sektörü kazandığını yatırıma dönüştürüyor

Türk çimento sektörünün dünyada 5. Sırada yer aldığına dikkat çeken Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız “Panelin Türkiye’de oluşturmaya çalıştığımız enerji verimliliği ve tasarruf bilincine katkıda bulunacağına inanıyorum. Kat edecek çok yolumuz var. %20’lere varan bir tasarruf etme imkânımız var. Bu büyümeye mani değildir aksine sıhhatli büyümeye yol açar. Her birimiz için enerji sektörünü değerlendirmek ve verimli kılmak önem kazanıyor. Bu alanda yapılacak yatırımlar ve her türlü tasarruf Türkiye’nin büyümesine katkıda bulunacak. Enerjinin en yoğun kullanıldığı çimento sektörü de bu konuda üzerine düşeni yapıyor ve kazandığını tekrar yatırıma dönüştürüyor. Öyle yatırımlar var ki kendisini 2 ayda da 2 yılda da amorti edebilir. Biz 7-8 yılda amorti eden yatırımları da dikkate alıyor ve destekliyoruz. Türk çimento sektörünün enerji verimliliği konusundaki tüm çalışmalarını peşinen destekliyoruz ve yanınızdayız. ” dedi.

Panele katılımı ve katkılarının ardından Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız’a TÇMB Başkanı Mustafa Güçlü tarafından plaket takdim edilmesinin ardından panel oturumuna geçildi. Panelde Batıçim Genel Müdürü Necip Terzibaşıoğlu’nun başkanlığında yapılan panelde; Akçansa Genel Müdürü Hakan Gürdal, “Atık Isıdan Enerji Geri Kazanım Projesi –Akçansa Örneği”, Nuh Çimento Fabrika Direktörü Hayrettin Şener, “Çimento Sektörü ve Enerji Verimliliği (Kıyaslamalar, Sonuçlar, İlerleme Seviyesi, Strateji Belgesi”, YEGM Genel Müdür Yardımcısı Erdal Çalıkoğlu “Enerji Mevzuatı ve Çimento Sektörüne Yansımaları”, Adana Çimento Fabrikası Teknik Hizmet Müdürü Mahmut Selekoğlu “Proses Kontrolünde Optimizasyon (Expert Sistem)”, Batısöke Çimento Fabrikası İşletme Müdürü A. Haluk Güner “Verimli Motorlar” ve TÇMB Çevre Uzmanı Beril Şenyurt “Çimento Sektöründe Alternatif Yakıt Kullanımı – Sorunlar” başlıklı birer konuşma yaptılar.

28 Ekim 2013 Pazartesi

6.2 MİLYAR DOLARLIK İŞ MAKİNASI DEVLERİ

TüRKİYE İş Makinaları Distribütörleri ve İmalatçıları Birliği (İMDER), dünya iş makinası sektörünü İstanbul’da bir araya getiriyor. Bilim ve Sanayi Bakanı Nihat Ergün’ün katılımında ve himayesinde, Ekonomi Bakanlığı’nın desteğinde gerçekleşecek olan ‘Uluslararası İş Makinaları Kongresi: 2023’e 10 kala’ 19-20 Eylül 2013 tarihleri arasında İstanbul Green Park Otel’de düzenlenecek. İMDER bünyesinde düzenlenecek olacak kongre, Türkiye’de bir ilki temsil ediyor. sanayi Bakanı da katılacak Açılış konuşmasını Bilim Sanayi ve Teknoloji Bakanı Nihat Ergün’ün yapacağı kongrede, iş makinası sektörüne küresel anlamda yön veren dev firmaların üst düzey yöneticileri, sektörün geleceğini İstanbul’da ele alacak. Caterpillar, Komatsu, Liebherr ve JCB gibi dev firmaların CEO’ları hem Türkiye’de olası yatırımları ele alacak, hem de küresel iş makinası sektörünün geleceğine İstanbul’dan bakacak. Kongreye katılacak yaklaşık 70 CEO, 220 milyar dolar gibi bir parayı yönetiyor. Kongre, paneller ve oturumlar halinde düzenlenecek. Panelistler arasında Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı Müsteşarı Metin Kilci, Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığı Müsteşarı Mehmet Habib Soluk gibi önemli isimler yer alıyor. Son gün düzenlenecek CEO kahvaltısında ise Dışişleri Bakanı Yardımcısı Ali Naci Koru ‘Dünyanın Parlayan İncisi Türkiye, Fırsatlar ve Tehditler, Dış Politika’ başlığı altında bir konuşma yapacak.
Türkiye, dünyada 11. sırada

Sektörü oluşturan firmalar 127 ülkeye ihracat yapıyor. Türkiye şu anda Avrupa’nın en büyük 4. iş makinaları pazarı konumunda. Dünyada ise 11. sırada yer alıyor. Sektörde 600 firma, 100 imalatçı firma ve 220 yan sanayi firması faaliyet gösteriyor. İKİ gün sürecek olan kongrede ayrıca mini fuar alanında iş makinaları sergilenecek. Geçmişten geleceğe Türkiye’de iş makinalarının dönüşümü, fotoğraflar ile zaman tüneli konseptinde katılımcılara sergilenecek. İş makinası sektörü Türk ekonomisinde önemli bir paya sahip. Bu sektörün yıllık ekonomik hacmi 6.2 milyar dolar. 14 bin kişi sektörde istihdam ediliyor. Bunun 7 bin 500’ü imalat sanayisinde çalışıyor. Türk iş makinası sektörü ihracatın lokomotif sektörleri arasında yer alıyor.



26 Ekim 2013 Cumartesi

TURQUM ÜRÜN

Makine ve Aksamları İhracatçıları Birliği TURQUM Ürün Uygunluk Markasının akreditasyon sürecini başlatmak için Türk Akreditasyon Kurumu'na başvurdu. Başvuru sırasında hazır bulunan Orta Anadolu İhracatçı birlikleri Genel Sekreteri Sayın Özkan Aydın ve Türkak Genel Sekreteri Atakan Baştürk makine ihracatçılarının yurtdışı pazarlarda kalite garantörü olacak bu projenin akredite olmasının marka sahibi ihracatçılarımızın uluslararası alanda kabul görmesinde büyük fayda sağlayacağını belirttiler.

25 Ekim 2013 Cuma

TARİHİ MEZARA BELEDİYE KEPÇESİ TAKILDI

Bolu'da alt yapı çalışmaları nedeniyle Ali Rıza Tekemen Caddesi'nde kazı yapan belediyenin iş makinesinin kepçesine Roma dönemine ait tarihi mezar takıldı.

    Bolu Belediyesi'nin Bolu Müze Müdürlüğü gözetiminde 3. derece arkeolojik sit alanı olan bölgede gerçekleştirdiği alt yapı çalışmaları esnasında Roma dönemine ait mezar kalıntılarına rastlandı. Duruma el koyan yetkililer, yapılan titiz çalışma sayesinde tarihi mezarı gün yüzüne çıkardı. Vatandaşların ilgi ile izlediği arkeologlar eşliğinde gerçekleştirilen kazılarda 1800 yıl öncesine ait bir insan iskeleti ile mezara gömülmüş vaziyette bazı kişisel eşyalar bulundu. 

    Kazı alanında incelemelerde bulunan Bolu Müze Müdürü Mustafa Güneş, gazetecilere yaptığı açıklamalarda 'Üzerinde bulunduğumuz ve kazı çalışmalarını yürüttüğümüz saha 3. derece arkeolojik sit alanı olarak koruma altına alınmış bir sahadır. Bu alanda atık su ve yağmurlama suyu kanalı kazısı yapıldı. Söz konusu kazı çalışmaları denetimimiz altında yürütülmektedir. Yaklaşık 3 hafta bir mezara ait kapakları tespit edildi. Tespit üzerine çalışmalar durduruldu. Gerekli izinleri aldıktan sonra kurtarma kazısına başladık. 1.70 metre derinlikte üzeri iki adet blok taşla kapalı M.S 2-3 yüzyıllara yani Roma dönemine ait tuğladan inşa edilmiş bir mezar açığa çıkardık. Mezarda şu ana kadar üç iskelet tespit ettik. Yine mezar içinde mezar hediyesi olarak bırakılmış olan bir adet bronz sikke, bir adet pişmiş toprak koku kabı ve bir adet cam parfüm şişesi açığa çıkardık. Günümüzden 1700-1800 yıl öncesine ait bir mezar. Buluntular müzeye kaldırılıp müze envanterine kaydedilecek.' dedi.

24 Ekim 2013 Perşembe

BAYKAL MAKİNE

Dünya pazarında Türk makina sektörünü temsil eden önce bir kuruluş olarak, 1950 yılından günümüze sac işleme makinaları sektörüne güçlü Ar-Ge’si ile yön veren Baykal Makine, üç ayrı fabrikada toplam 60 bin metrekare alanda üretim yapıyor. 
Konuyla ilgili konuşan Baykal Makine Yönetim Kurulu Üyesi Murat Baykal, makinanın imalatında emeği geçen tüm çalışanlara ayrı ayrı teşekkür etti. Bu gururun tüm Baykal Makine çalışanlarının olduğunu altına çizen Baykal, 63 yılda toplam 63 bin makina ile sektörün lideri olmaya devam ediyoruz. Hedefimiz hep birlikte daha nice 30 bin, 40 bin makina kutlaması diyerek sözlerini tamamladı.

Türk makina sektörünün dünyadaki önemli temsilcilerinden biri olan Baykal, 6100 mm ve 600 ton bükme kapasitesine sahip abkant presi, Amerika’nın Alabama eyaletine sevk ederek, 20 bin rakamına ulaştı.

23 Ekim 2013 Çarşamba

İKLİMLENDİRME SEKTÖRÜ

Makina Mühendisleri Odası (MMO) Samsun Şubesi ve Daikin A.Ş. firması işbirliği ile 'Değişken Soğutucu Akışkan Debili Sistemlerde Yenilikler' konulu seminer düzenledi.Oda hizmet binasında düzenlenen seminerde katılımcı makine mühendislerine Daikin A.Ş. Türkiye Satış Müdürü Makine Mühendisi Turgay Yay, değişken soğutucu akışkan sıcaklığı, enerji tasarrufu, en iyi ısıtma konforu, VRV yapılandırıcı ve tam çözüm konularında detaylı bilgi verdi.

MMO Samsun Şube Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Özkan Er de üyelerinin mesleki gelişimi ve güncel gelişmeleri takip edebilmesi adına eğitim ve seminerler düzenlediklerini kaydetti. Seminerde iklimlendirme sektöründeki yeni gelişmelerin ve uygulamaların ele alınarak enerji verimliliği ve konfor açısından ne kadar önemli olduklarının tartışıldığını vurguladı.

22 Ekim 2013 Salı

MERMER SEKTÖRÜ

İZFAŞ tarafından düzenlenen ve sektöründe bir dünya markası olarak kabul edilen MARBLE –Uluslararası Doğaltaş ve Teknolojileri Fuarı, 17. kez tüm dünyaya merhaba dedi. Kültürpark İsmet İnönü Sanat Merkezi nde gerçekleştirilen açılış törenine; Kırgizistan Bayındırlık Bakan Yardımcısı Toktomambetov Yzatbek, İzmir Valisi Cahit Kıraç, İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu, Muğla Valisi Fatih Şahin, Balıkesir Valisi Yılmaz Arslan, Burdur Valisi Süleyman Tapsız, Manisa Valisi Celalettin Güvenç, Afyon Valisi İrfan Balkanlıoğlu, belediye başkanları, ilçe belediye başkanları, siyasi parti temsilcileri ve oda temsilcileri katıldı. ii
ENERJİNİN SAHİBİ OLMALIYIZ..!
Açılış töreninde konuşan Türkiye Mermer Doğaltaş ve Makinaları Üreticileri Birliği (TÜMMER) Yönetim Kurulu Başkanı Selahattin Onur, “Ülkemiz doğaltaş sektöründe dünyada önemli bir oyuncudur '' diyerek 2015 yılında 4 milyar dolar ihracat yaparak dünya pazarında 2. sırada yer almayı hedeflediklerini söyledi. Selahattin Onur, konuşmasında ihracata destek verilmesini de istedi. Ege Maden İhracatçıları Birliği Yönetim Kurulu Başkanı Arslan Osman Erdinç, maliyetlerinin arttığını vurguladı ve enerjide dışa bağımlı olmanın getirdiği sıkıntıları anlatarak, “Enerjinin sahibi olmalıyız '' dedi.

Sektör ve fuar birlikte büyüdü

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı Maden İşleri Genel Müdürü Hamdi Yıldırım, madencilikte global düşünmek zorunda olduklarını söyledi. Yıldırım, “Yaptığımız işi uluslar arası düzeyde seçkin bir yere oturtmalıyız. Onun için İzmir Fuarı Türkiye de madenciliğin en önemli fuarıdır '' diye konuştu. “1985 ten 2010 sonuna kadar mermer ihracatımız 65 kat arttı '' diyen Yıldırım sözlerine şöyle devam etti:

“Toplam ihracatımızdaki artış ise 14 kat. 65 kat artan bir sektörü burada konuşuyoruz. Bu da önemini gösteriyor. Maden ihracatımızdaki artışla Türkiye nin ihracatı artsaydı 520 milyar dolar ihracatımız olacaktı. Bir ülke kendi değerlerini, varlıklarını öncelikle kendi menfaatleri için kullanmak zorunda. Yerel kaynakların üzerine global olarak çalışılmalıdır '' diye konuştu.

Maden kanunu ve yönetmeliklerine de değinen Hamdi Yıldırım, “Madenler bizim istediğimiz yerde bulunmuyor, nerdeyse orada. Ülke ekonomisi açısından çevreye olan zararları ve diğer hususlar önlenebilir düzeydeyse, sürdürülebilir madencilik yapılıyorsa bu madenciliğin yapılması gerekmektedir. Körü körüne karşı çıkmanın bir anlamı yoktur '' diye konuştu.

Törende konuşan İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu “1995 te 47 katılımcı firma ile başlayan fuarda bugün 1160 katılımcı var. İş hacmi büyüme potansiyeli açısından dünyada bir numara olduğu varsayılıyor. Bu fuarla dünya sektörünü İzmir de buluşturmaktan mutluyuz '' dedi.

Sektörün MARBLE ile birlikte büyüdüğüne dikkat çeken Başkan Kocaoğlu, “1995 yılında sektörün 280 bin 405 ton ihracatı vardı. 2010 yılında 6 milyon 640 bin tona ulaştık. Rakamsal olarak 1.6 milyar dolara çıktı. Sektör 16 yılda 23 kat büyümüş. Doğaltaş sektöründe son yıllarda hem yatırım ve üretim hem de ihracat açısından uluslararası bir boyuta geldik. Dünya ortalamasının üzerinde büyüyoruz. Bu büyümeye ev sahipliği yapmaktan ve sektörün İzmir Fuarında gerçekleştirilen MARBLE ile bu noktaya gelmesinden çok büyük bir mutluluk duyuyoruz '' diye konuştu.

Yeni fuar alanı Nisan da

Yeni Fuar alanı için Nisan ayında yapım ihalesine çıkmayı hedeflediklerini söyleyen Başkan Kocaoğlu sözlerini şöyle sürdürdü;

“6 senedir çalışmalarını yürüttüğümüz, adeta yoktan var ettiğimiz, yerini bulduğumuz, kamulaştırdığımız, fuar alanı için nisan ayı içinde proje elimize gelecek ve ihaleye çıkacağız. Tek istediğimiz mevzuata göre, işinin ehli bir firmanın bu işi alması ve bitirmesidir. Ondan başka bir konu kalmamıştır. 'Ne zaman yapılacak söylemleri son derece doğaldır, ama yeni fuar alanı konusu 6 yıldır İzmir Büyükşehir Belediyesi nin önünde bir projedir ve her gün takip edilmektedir. Ulu Önderimizin bize verdiği fuarcılık sektöründeki görevimizi layığıyla yapmamız ve İzmir i dünya fuarcılığında önlerde var etmemiz yeni yapacağımız fuar binaları, oteller, kongre merkezi ile mümkün olacaktır. Bu konuda kararlıyız '' .

Sektörün başından bu yana MARBLE Fuarı na büyük destek verdiğini söyleyen Başkan Aziz Kocaoğlu, “Göreve geldiğim 7. yılda da sektör temsilcilerinin aynı duyarlılık ve samimiyetle MARBLE ı desteklemelerinden dolayı tüm emeği geçen sektör temsilcilerine sonsuz teşekkür ediyorum '' dedi.

Kente katkı

İzmir Valisi Cahit Kıraç da konuşmasında, sektörün yüksek ihracat potansiyeli ve üretimiyle ekonomiye büyük katkı sağladığını söyleyerek dünya doğaltaş rezervinin yüzde 40 ının Türkiye de bulunduğunu vurgulayarak, her geçen yıl sektör payının daha da büyüdüğüne dikkat çekti. Vali Kıraç, MARBLE Fuarı nın konaklamadan, gıdaya kadar farklı alanlarda kente yaklaşık 70 milyon lira katkı sağladığını da vurguladı.

1160 firma katıldı

MARBLE başlamadan katılımcılarına bereket getirdi. Fuar öncesinde, alandaki blokları gezen yerli ve yabancı ziyaretçiler siparişler vererek henüz fuar başlamadan iş bağlantıları yaptılar. Böylece MARBLE sektörde alıcı ve satıcıyı buluşturan en doğru platform olduğunu bir kez daha kanıtladı.

Türkiye nin doğaltaş sektörünün gelişimine paralel bir çizgi izleyen ve ülkenin en büyük ihracat fuarı olarak kabul edilen MARBLE ın tanıtımı 5 kıtada yapılarak sektör mensuplarının fuardan haberdar edilmesi sağlandı. Türkiye nin ihracat yaptığı mevcut ülkelerin yanı sıra yeni ihracat pazarlarına da ağırlık verildi. Türk Cumhuriyetleri, Balkan ülkeleri ve Brezilya da çalışmalar yapıldı.

Kültürpark ın kullanım olanağını maksimum seviyeye çıkartmaya çalışan İZFAŞ, daha fazla katılım başvurusuna olumlu yanıt vermek için, tahsisleri 40 metrekare stant alanı ile sınırlandırdı. 250 ye yakın firmanın katılım ve yer büyütme talebine olumlu yanıt verilemedi.

80 ülkeden ziyaretçi

Bulgaristan, Polonya, Moldova, İran, İsrail, Irak, Ürdün, Filistin, Birleşik Arap Emirlikleri, Lübnan, Bahreyn, Kuveyt, Azerbaycan, Türkmenistan, Kırgızistan ve Rusya da yabancı alıcı çalışması yapılan fuara 80 üzerinde ülkeden ziyaretçi gelmesi bekleniyor.

Çin ve Ortadoğu dan katılım ve ziyaret için büyük talep artışı yaşanan fuar, yerli ve yabancı pek çok sektör temsilcisini İzmir e çekiyor. 201 bin 500 metrekare alan üzerinde düzenlenecek olan MARBLE da işlenmiş, yarı işlenmiş ve ham olmak üzere toplam 11 bin 725 ton taş ve 550 adet blok mermer ve doğaltaş sergileniyor.

Sektördeki en yeni makinaların ve taşların dünya pazarına sunulduğu önemli bir platform olan MARBLE Fuarı nda Türk doğaltaşçılarının Makedonya, Fas ve Yunanistan daki ocaklarından çıkardıkları taşlar ile Konya nın yeşil taşı ilk kez sektörün beğenisine sunuldu. Blok mermer tedariğinde önde gelen ülkelerden biri olan Türkiye nin en büyük ihracat fuarı olan MARBLE, iş hacmi ve büyüme potansiyeli açısından dünya çapında sektöründe ilk sırada yer alıyor. Yurtiçinden ve yurtdışından katılımcı firmalardan gelen taleplerin ve ziyaretçi sayısının her yıl belirgin bir şekilde artması MARBLE Fuarı nın başarısını gösteriyor.

Alım heyetleri İzmir de

Sektördeki en yeni ürünleri görmek isteyen yabancı alıcıların da buluşma noktası olan MARBLE Fuarı na bu yıl Cezayir, Belçika, Kanada, Çin, Çek Çumhuriyeti, Danimarka, Mısır, İngiltere, Finlandiya, Fransa, Gürcistan, Almanya, Yunanistan, Hindistan, İran, Irak, İrlanda, İsrail, İtalya, Japonya, KKTC, Güney Kore, Kosova, Lübnan, Morityus, Norveç, Pakistan, Filistin, Polonya, Portekiz, San Marino, İspanya, İsveç, Suriye, Tayvan, Hollanda, Birleşik Arap Emirlikleri, Amerika Birleşik Devletleri, Vietnam, Rusya, Katar ve Brezilya dan toplam 265 firma katılıyor.

Ayrıca fuar için Polonya, Bulgaristan, Ürdün, Filistin, İsrail, Irak ve Rusya başta olmak üzere çok sayıda ülkeden alım heyetleri İzmir e geliyor. Fuara ilk kez direkt katılım yapan ülkeler ise KKTC, Lübnan, Brezilya, İngiltere ve ABD oldu.

262 si yabancı 1146 firmanın katıldığı MARBLE 2010 u 78 ülkeden 4 bin 281 i yabancı 54 bin 227 kişi ziyaret etmişti.

Kent ekonomisine büyük katkı

Kentin ekonomisine, özellikle ulaşım, konaklama sektörlerine her fuar döneminde büyük ivme kazandıran MARBLE, istihdama da önemli katkıda bulunmaya devam ediyor. Bu yıl fuar süresince çalıştırılmak üzere çeşitli pozisyonlarda 462 kişi İZFAŞ bünyesinde görev yapıyor.

MARBLE 2011 in İzmir e ekonomik katkısı da her yıl olduğu gibi önemli boyuta ulaştı. 2010 da kent ekonomisine 70 milyon dolardan fazla gelir sağlayan fuarın getirisinin bu yıl 80 milyon doların da üzerinde olması bekleniyor. 4 gün sürecek MARBLE Fuarı nda yurtiçi ve dışından gelen katılımcı ve ziyaretçiler, İzmir kent merkezindeki otellerin yanı sıra çevre ilçelerdeki otellerde de konaklıyorlar. Fuar süresince kentteki oteller tam kapasite çalışıyor.

21 Ekim 2013 Pazartesi

İHRACATÇILARIN PERFORMANSI

Devlet Bakanı Zafer Çağlayan, ''Tartışmaktan korkmayalım. Yeter ki, ülkemizin menfaatlerini kendi menfaatlerimizin önüne koyabilelim. Bu yüzden, döviz kurunu da tartışalım, faiz oranlarını da tartışalım, enflasyon hedeflemesini de tartışalım'' dedi.
Çağlayan, Türkiye İhracatçılar Meclisi'nin (TİM) Ağustos ayı ihracat rakamlarının açıklandığı basın toplantısında, birçok olumsuzluğa karşın 8 aylık süreçte ihracatçıların performansının gayet iyi olduğunu, orta vadeli 107,5 milyar dolar olan hedefin rahatlıkla aşılabileceğinin gözüktüğünü söyledi.

Geçen ay hazırgiyim ve konfeksiyon ihracatının otomotiv ihracatının önüne geçmesinin önemine işaret eden Çağlayan, Avrupa pazarındaki gelişmeleri hatırlatarak, otomotiv sektörünün Eylül ayında açığı kapatacağına inandığını ifade etti.
Türkiye'nin ABD'ye olan ihracatının geçen ay bu yıl içindeki en yüksek değere ulaştığını hatırlatan Çağlayan, ülke masaları çalışmasının meyvelerini vermeye başladığını, 1 milyar dolar ihracat yapılan ülke sayısının da yükseldiğini kaydetti.
Zafer Çağlayan, ''Bu gelişmeler güçlü olduğumuz pazarlara yenilerini ekleyerek pazarlarımızı çeşitlendirdiğimizi gösteriyor'' dedi.
Türkiye'nin Çin'e ve İsrail'e olan ihracatının da arttığına işaret eden Çağlayan, 8 aylık dönemde 180 farklı bölgede ihracatın artış gösterdiğini belirtti.
Çağlayan, ''Daha fazlası olurdu ama bizim şimdi bunun niye olmadığını iyi analiz etmemiz ve neler yapacağımıza bakmamız gerekiyor'' dedi.
Kapı kapı dolaşarak ülkelere çıkarma yaptıklarını, ziyaret ettikleri ülke sayısının 58'e ulaştığını anlatan Çağlayan, ''İhracatçı ailesine teşekkür etmek istiyorum. Her biri adeta cengaver gibi olumsuzluklara rağmen çok yoğun çalışıyor, çoğu zaman karlarından vazgeçiyorlar'' dedi.
İhracatçıların yaşadığı sorunları Türkiye'nin tartışmak zorunda olduğunu, bunun sadece ihracatçının sorunu olmadığını ifade eden Çağlayan şöyle devam etti:
''Tartışmaktan korkmayalım. Yeter ki, ülkemizin menfaatlerini kendi menfaatlerimizin önüne koyabilelim. Bu yüzden, döviz kurunu da tartışalım, faiz oranlarını da tartışalım, enflasyon hedeflemesini de tartışalım. İhracatçılarımızdan gelen, benim de pek katılamadığım Tobin vergisi uygulaması gibi, sermaye girişine kontrol getirecek uygulamalar doğru mu değil mi, dünya ne yapmış onu tartışalım. Sermaye girişlerini doğrudan kontrol yerine bankaların ve finans kurumlarının bunları kullanmasına sınırlama getirilmesine yönelik önerileri tartışalım.''
Türkiye'nin bugün pul olan parasını değil, değerli parasını tartıştığını hatırlatan Çağlayan, ülkelerin ihracatta rekabet güçlerini artırabilmek için kendi parasının değerini düşürmeye çalıştığını hatırlattı.
Çağlayan, ''Bilmemiz gereken bir şey var ki ekonomide hiçbir şey tabu değil, değişmez de değil. Ona göre politika geliştirmek, yeni dünya ekonomisinin olmazsa olmaz şartı. Küresel krizde bunu gördük. Bugün bütün ülkeler bütçe finansman dengelerini sağlayabilmek için ihracatlarını artırmaya çalışıyor'' diye konuştu.
-''REKABETÇİ KURA İHTİYAÇ VAR''-
Dalgalı döviz kurunun iniş ve çıkışlarda, krizlerde ekonomiyi koruyan en önemli şok emme mekanizması olduğunu anlatan Çağlayan, tartıştıkları konunun kur politikasının rekabetçiliği olduğunu, hedeflerinin yüksek kur değil rekabetçi kur olduğunu söyledi.
Rekabetçi olmayan kurun, ithalatı, cari açığı artırdığını belirten Çağlayan, feryatlarının bu konuda olduğunu ifade etti.
Zafer Çağlayan, ihracatçılar ile bir yol haritası hazırlayacaklarını ve eylül ayı sonunda; iş dünyasının bütün kuruluşlarının en üst düzey temsilcilerinin, sanayicilerin, ihracatçıların, ilgili kamu kurumlarının üst düzey yöneticilerinin katılacağı bir Arama Konferansı'nda masaya yatıracaklarını söyledi.
Çağlayan, Merkez Bankası'nın döviz rezervlerini artırmaya yönelik nasıl bir yöntem oluşturulabileceği üzerinde çalışacaklarını, ayrıca Eximbank bünyesinde kur istikrar fonu oluşturulması ve istihdam maliyetlerinin azaltılması konularında da çalışacaklarını söyledi.
Türkiye'nin en fazla ithalat yaptığı sektörleri mercek altına aldıklarını anlatan Çağlayan, Türkiye'nin kaybedecek kaynağı olmadığını, buna izin vermeyeceklerini dile getirdi.
Girdi Tedarik Stratejisi çalışmaları hakkında da bilgi veren Çağlayan, ara malı ithalatında yüksek paya sahip olan demir-çelik ve madencilik, tekstil, kimya, otomotiv, makina ile tarım ve gıda sektörlerinde çalışma başlattıklarını söyledi.
Ekiplerin sektörlerde yer alan firmalarla birebir görüşerek tespit ile politika önerilerini almaya başladığını anlatan Çağlayan, şöyle devam etti:
'' Bunun yanında, Girdi Tedarik Stratejisi'nin en önemli hedeflerinden birisi orta-yüksek teknolojili üretimin geliştirilmesi hedefine dönük tedarik politikaları geliştirilmesidir.

Bu kapsamda, ihracata dönük üretimimizin desteklenmesini sağlayan Dahilde İşleme Rejimi (DİR) uygulamasını gözden geçiriyoruz. Hedef sektör ve ürünlere göre DİR kapsamı değiştirilebilecek, daraltılabilecek ya da genişletilebilecektir. Bu şekilde hangi alanlarda üretimin daha fazla destekleneceği ortaya konulabilecek ve strateji kapsamında daha tutarlı adımlar atılması sağlanmış olacaktır. Bu çerçevede, demir-çelik sektörü kapsamındaki ara malı ithalatı ve girdi tedarik ihtiyaçlarına ilişkin detaylı tespitler, 23 Eylül 2010'da yapılması planlanan İhracata Dönük Üretim Stratejisi Değerlendirme Kurulu'nun ikinci toplantısında sunulacak ve değerlendirilecek.''

14 Ekim 2013 Pazartesi

İŞ MAKİNESİ 40 METRE YÜKSEKTEN DÜŞTÜ

Kaza  saat 10.40 sıralarında Akyazı Beldesi’nde meydana geldi. Yamaç bir arazide yol çalışması yürüten İsmail Kalem'in kullandığı kepçe, çalışma yapılan zeminin kayması sonucu yaklaşık 40 metrelik yükseklikten Karadeniz sahil yoluna düştü. Ağır şekilde yaralanan iş makinesi sürücüsü İsmail Kalem Numune Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde tedavi altına alındı. Kazanın ardından sıkışan araç trafiği tek şeritten verilmeye başlandı.

Kazayla ilgili soruşturma sürüyor.

12 Ekim 2013 Cumartesi

12 BİN TON HURDA

Makina ve Kimya Endüstrisi Kurumu (Mkek), Kırıkkale Hurda Müdürlüğü tel örgülü açık saha parsellerinde bulunan 12 bin ton muhtelif demir çelik hurdasını 5 Ekim tarihinde ihaleye yoluyla satacak Makina ve Kimya Endüstrisi Kurumu (Mkek),Kırıkkale Hurda Müdürlüğü tel örgülü açık saha parsellerinde bulunan 12 bin ton muhtelif demir çelik hurdasını 5 Ekim tarihinde ihaleye yoluyla satacak.
Hurda içerisinde yer alan ve teslimat esnasında çıkan araçların şaseleri kesilecek. Yığın içerisinde çıkacak olan diesel ve benzinli motorların blokları kırılacak. Teslimat esnasında parçalar halinde nakliyenin yapılabilmesi için malzemelerin kamyon kasasına girecek büyüklükte kesim-sökümüne izin verilecek. Kaporta ve hafif preslik demir-çeliklerin seyyar presle presleme işi yapılabilecek olup, preslenen malzemeler üretimine müteakip en geç 3 işgünü içerisinde götürülecek. Malzeme bulunduğu parsellerden alıcı firma tarafından kesim söküm, ayıklama ve tasnifi yapılarak, günlük yapılan üretim sahada biriktirilmeden bir ertesi gün kantardan geçirilerek teslim alınacak. 

MKEK'in hurda satış ilanı Resmi Gazete'de yayımlandı. Buna göre, 12 bin ton muhtelif demir çelik hurdasının ihalesi 5 Ekim günü saat 14.00'da Kurum'un Ankara'daki Merkez binasında gerçekleştirilecek.

11 Ekim 2013 Cuma

DEV PROJE

İnşaatın en önemli aşaması olan kesonların yüzdürülme çalışmalarını Ulaştırma Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Binali Yıldırım da izleyecek. Tamamlandığında İzmit Körfezi’nden karşıya geçme süresi 6 dakikaya inecek. 2 bin 682 metre uzunluğu ile de dünyanın en büyük orta açıklıklı köprülerinden biri olacak.Kocaeli’nin Dilovası İlçesi’ndeki Dil Burnu ile Yalova’nın Altınova İlçesi’ndeki hersek Burnu arasında yaptırılan Körfez Köprüsü’nde çalışmalar tüm hızıyla sürerken, en önemli aşamalardan biri de bugün gerçekleştirilecek. 
Ulaştırma Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Binali Yıldırım’ın da katılımıyla, bugün köprünün Dilovası Şantiyesi’nden, STFA tarafından köprünün ayaklarının üzerine inşa edileceği temeli oluşturacak kesonlar denizde yüzdürülecek. Bakan Binali Yıldırımın her aşamasını izleyeceği bu çalışmada, STFA’nın uzun zamandır karada inşa ettiği her biri 25 bin ton ağırlığındaki bu kesonlar denizde yüzdürülüp burada bir teçhiz rıhtımına bağlanacak. Köprünün ayak çalışmaları daha sonra denizde devam edecek


10 Ekim 2013 Perşembe

PITESTOP SETLERİ

Daha kolay sipariş 
Yeni Setler sayesinde hızlı sipariş olanağı: acil stop butonu, kontak bloğu ve sıva üzeri montaj için  üretilen özel sarı kutu farklı setlerde birleştirilebilmektedir. Buton boyutuna bağlı olarak acil stop fonksiyonunun devreye girebilmesi için daha geniş alan sağlamak amacıyla yeni PIT es 2 acil stop butonu da ürün gamına eklenmiştir.
Acil stop butonunun avantajları:
          EN ISO 13850 standardına uygundur.
          Acil stop butonlarının farklı tipleri her türlü durumda en yüksek emniyet düzeyini sağlar: ışıklı, anahtarlı ya da hijyen ortamları için (IP 69K).
          Standart ve kutulu tip acil stop butonları sayesinde  basit ve esnek montaja imkan sağlar.
          Push-in teknolojisi sayesinde hızlı ve basit bağlantı olanağı sağlar.
          Üzerinde bulunan Entegre led sayesinde izleme kolaylığı sağlar.
Sade tasarım

Buton,  üzerinde üç yere uygulanan acil stop simgesi sayesinde sade bir tasarıma sahiptir. Bunun sonucunda ek bir işaretleme diliyle etiketleme yapmaya gerek kalmaz.  Kontrol ve sinyal cihazları; sensörler, kontrol ve sürücü teknolojileri tesisinizin standartlarla uygunluğunu sağlamaya yönelik  tamamlayıcı ürünlerdir.

9 Ekim 2013 Çarşamba

HAFRİYATÇILARA İYİ HABER

Başkan Kadir Topbaş, Beykoz’daki hizmetlerin toplu açılış töreninde kamyoncuların hafriyat eylemine değindi. İstanbul’da hafriyat alanları konusunda sıkıntı yaşandığını belirten Topbaş, “Enerji Bakanlığı Maden İşleri Genel Müdürlüğü veya Orman ve Su İşleri Bakanlığı’ndan almış olduğumuz tahsisle döküm alanları oluşturabiliyoruz. Gebze’den başka bu tarafta döküm alanı yok veya Avrupa yakasına geçecekler. Sıkıntılı bir yolculuk. Çözüm gereklidir. Konu bize intikal etti. Sayın Veysel Eroğlu ile görüştüm, talimatını verdi ve sorun bitti. Arkasından yeni döküm alanlarının da gelmesiyle bu sıkıntı yaşanmayacak. Bugün İstanbul’da biraz trafik yoğunluğu oluştu. İnşallah bundan sonra bunun tekrarı olmaz. Özellikle hafriyat işi yapan işletmelerin de hassasiyetlerini rica ediyorum” dedi. 

8 Ekim 2013 Salı

SNK BEKO LODER

GAZİANTEP-  Sanko Holding Yönetim Kurulu Başkanı Abdulkadir Konukoğlu, 3 yıllık AR-GE çalışması sonucunda yeni iş makinası SNK Beko Loder'i ürettiklerini belirterek, "Hedefimiz yıllık ilk etapta 1000 makina. Tam kapasiteye geçtiğimiz zaman Türkiye'ye senede en az 150 ile 200 milyon dolar civarında bir getirisi olacak" dedi.
Sanko Makina'nın pazara yeni kazandırdığı SNK Beko Loder iş makinasının ilk teslim ve tanıtım töreni, Sanko Makina tesislerinde düzenlenen törenle gerçekleştirildi.
Konukoğlu, yaptığı konuşmada, Gaziantep'in tam bir sanayi şehri olmasını amaçladıklarını ifade ederek, "Sanayide Türkiye de isim yaptı. Ama ağır sanayiye de yavaş yavaş geçiş dönemi başladı. Çünkü, Gaziantep kabuk değiştiriyor. Gaziantep'te artık makine imalatı yapılıyor" dedi.
Gaziantep'in makine imalat sanayi ihracatının arttığına işaret eden Konukoğlu, şunları söyledi:
"Biz hep şunu düşündük; neden her şey İstanbul, İzmir, Kocaeli'nde olsun? Neden araba fabrikaları veya iş makinaları oralarda olsun ? Burada maddiyatı düşünseydik bizlerin de o bölgelerde kurması lazımdı. Gaziantep'i kurmamazın nedenlerinden birisi; 'dünyada Türkiyem Türkiye'de Gaziantep sloganının' işte ürünü bu. Bizim gayemiz Gaziantep'te yeni bir çağ açmak. İnşallah bu çağda bütün yan sanayi üreticilerimizle birlikte dünyaya yeni makinaları tanıtmak. Eğer biz bu makinaları o bölgede yapsaydık, her makinada aşağı yukarı 3 bin dolar civarında bir masraf artışımız olurdu ve bu senede 3-4 milyon dolar eder."
Önemli olan para değil, Gaziantep
SNK Beko Loder iş makinası için 3 yıldan beri tüm teknik ekibin vargücüyle çalıştığını belirten Konukoğlu, emeği geçen herkese teşekkür etti. Konukoğlu, "İçimde her zaman; neden bunlar Gaziantep'te olmasın vardı. İnşallah bu sevincimizi göreceksiniz. Artık SNK markasını, Sanko markasını oluşturduk. Bunu dünyaya tanıtacağız" dedi.
Makina sanayinin Türkiye'ye getirisini çok fazla, emek ile birlikte katkısının yüksek olduğunu vurgulayan Konukoğlu, şunları kaydetti:

"Mesela, her bir iş makinasının Türkiye'ye 30-35 bin dolar getirisi var. Hedefimiz, burada yıllık ilk etapta 1000 makina. Düşünün 1000 makina Türkiye'ye ne getirecek, ilk etapta 35 milyon dolar. Ondan sonraki etaplara baktığımız zaman ki, tam kapasiteye geçtiğimiz zaman senede en az 150 ile 200 milyon dolar civarında bir getirisi olacak. Burada 4 bin civarında çalışanı olacak ve bu yan sanayisiyle baktığınız zaman en az 20-25 bin kişiye iş kapısı olacak. Türkiye'nin şu anda tek derdi işsizlik. İnşallah bu da onun bir tuzu olacak. Bizim gayemiz, paradan çok Gaziantep'in gelişmesi. Bunu da yaptıklarımızla görüyorsunuz."

7 Ekim 2013 Pazartesi

TOPLU İŞ SÖZLEŞMESİ

İSTANBUL - Makina Takım Endüstrisi A.Ş'de toplu iş sözleşmesi imzalandı.
Makina Takım Endüstrisi A.Ş'nin Kamuyu Aydınlatma platformunda (KAP) yayımlanan özel durum açıklamasında, şirketin üye olduğu Türkiye Metal Sanayicileri Sendikası ile işçilerin üye olduğu Birleşik Metal-İş Sendikası tarafından yapılan 2010-2012 dönemine ilişkin Grup Toplu İş Sözleşmesi görüşmelerinin anlaşma ile sonuçlandığı belirtildi.

Açıklamada, taraflar arasında 15 Nisan 2011 tarihinde Grup Toplu İş Sözleşmesinin imzalandığı bildirildi.


5 Ekim 2013 Cumartesi

MAKİNA VE KİMYA ENDÜSTRİSİ

Makina ve Kimya Endüstrisi (MKE) Kurumu Genel Müdürü Emekli Tümamiral İzzet Artunç, MKE Ankaragücü Kulübü Başkanı Mehmet  Yiğiner'i Tandoğan Tesisleri'nde ziyaret etti. 
Ziyarette yaptığı açıklamada Ankaragücü'ne her türlü desteği, şartlar ve imkanlar dahilinde vermeye hazır olduklarını belirten Artunç, 2013-2014 sezonu için kombine kart alarak "Diriliş" kampanyasına da destek oldu.
Ankaragücü'nün kurumsal yapısının önemli derecede gelişme gösterdiğini kaydeden Artunç, "Bu yönetimin çabalarıyla Ankaragücü Spor Kulübü dinamik bir yapıya kavuştu. Bu gelişmelere paralel olarak başarının da geleceğine eminim" dedi.
Artunç, yeni sezonda takımın tüm maçlarını takip edeceğini de sözlerine ekledi.  
 Ankaragücü Spor Kulübü Başkanı Mehmet  Yiğiner de ziyaretten duyduğu memnuniyeti dile getirdikten sonra Artunç'a kulübün genel yapısı ile ilgili bilgi verdi.
Başkan Yiğiner, şunları ifade etti:
"MKE ve Ankaragücü birbirleriyle özdeşleşmiştir" diyen Yiğiner, "Hep beraber omuz omuza Ankaragücü'nü ayağa kaldıralım. Büyük marka değer olan kulübümüze sahip çıkalım ve onu yaşatalım. Özellikle MKE'nin desteğinize ihtiyacımız var. MKE'den artık maddi destek bekliyoruz" şeklinde konuştu.

"Göreve geldiğimiz günden bu güne kulübün borçları her geçen gün azaldı ve kulübümüz adım adım kurumsal bir yapıya kavuştu. Ankaragücü, Türkiye'nin sahip olduğu çok önemli ve büyük bir değerdir. 103 yıllık tarihi başarılarla dolu MKE Ankaragücü Spor Kulübü eski parlak günlerine daha da güçlü olarak tekrar kavuşacaktır."

4 Ekim 2013 Cuma

STFA İNŞAAT GRUBU

STFA İnşaat Grubu’nun, STFA-FERNAS-KALYON Ortak Girişimi olarak üstlendiği Irak Erbil İçme Suyu Hattı İyileştirilmesi ve Duhok Dağıtım Şebekesi projesinin temel atma töreni, Kuzey Irak Bölgesel Yönetim Başbakanı Sn. Neçirvan BARZANİ, Türkiye Erbil Başkonsolosu Sn. Mehmet Akif İNAM, Ticari Ateşesi Sn. Sayer ERBİL ve STFA, FERNAS ve KALYON üst yönetiminin katılımı ile gerçekleşti. STFA’yı temsilen törene STFA Yatırım Holding Yönetim Kurulu Üyesi Alp Taşkent ve STFA İnşaat Grubu Başkanı Mustafa Karakuş’un katıldı. 

STFA-KALYON-FERNAS Ortak Girişimi olarak üstlenilen projenin kapsamında, Erbil’de arıtma tesisi kapasitesinin 144,000 m3/gün’den 240,000 m3/gün’e çıkarılması, dağıtım şebekesinin yenilenmesi, 624km boru döşenmesi ve Duhok dağıtım şebekesinin yenilenmesi işleri bulunuyor. 

Tamamlandığında 40.000 eve su ulaştıracak Irak Erbil İçmesuyu Hattı İyileştirilmesi ve Duhok Dağıtım Şebekesi projesinin bedeli 163 milyon ABD Doları. Projenin 18 ayda tamamlanması hedefleniyor. 


3 Ekim 2013 Perşembe

MAKİNA ALIRKEN DİKKAT EDİLMESİ GEREKENLER

Yeni bir makina satın alacağımız zaman 3-5 alternatif firma ile görüşebiliyor ve kararımızı ondan sonra verebiliyoruz, dikkat edilmesi gereken en önemli şey, işimizi yapacak doğru makinaya karar vermek ve doğru makinayı uygun fiyata almak olmalıdır.
Dikkat edeceğimiz diğer bir hususta, satış sonrası hizmet yani makinanın servis hizmetidir, garanti süresi ne kadar, servis ağı varmı, yedek parçası mevcutmu, servis hizmeti hızlımı, parça fiyatları uygunmu bunlarıda göz önünde bulundurmalıyız. Güvenlik, Dayanıklılık, Kullanım Kolaylığı, Konfor,  Kullanımla ilgili eğitim hizmetite göz önüne alacağımız etkenler olmalıdır.

Ucuz bir ürünü satın alacak kadar zengin olmadığımız için, sadece bir malı ucuz diye tercih etmek yapacağımız en büyük yanlışlardan ve israflardan biri olacaktır.


2 Ekim 2013 Çarşamba

ATM'YE SES BOMBASI

İSTANBUL - Gaziosmanpaşa'da bir bankanın otomatik para çekme makinesine (ATM) ses bombası atıldı.
Görgü tanıkları, olayın 17-18 yaşlarındaki bir kişi tarafından gerçekleştirildiğini anlattı. Bankanın güvenlik kamerası kayıtlarını incelemeye alan polis, kaçan zanlıyı yakalamak için çalışma başlattı.

Küçükköy Gaziosmanpaşa Caddesindeki bankanın ATM'sinde patlama meydana geldi. İhbar üzerine olay yerine gelen bomba uzmanı ekiplerinin yaptığı incelemede, ATM'de maddi hasara yol açan patlamanın ses bombasından kaynaklandığı belirlendi.


1 Ekim 2013 Salı

DOĞALGAZ İHALESİ İPTAL


ANKARA - Özelleştirme İdaresi Başkanlığı, Başkent Doğalgaz Dağıtım A.Ş'nin yüzde 80 oranındaki hissesinin özelleştirilmesine ilişkin ihalenin, MMEKA Makine İthalat Pazarlama ve Ticaret A.Ş'nin ihale şartnamesindeki yükümlülüklerini yerine getirmediği için iptal edildiğini açıkladı.
Özelleştirme İdaresi Başkanlığı'ndan (ÖİB) yapılan yazılı açıklamada, İhale Şartnamesi uyarınca Çankaya Doğalgaz Dağıtım A.Ş ile ÖİB arasında imzalanması gereken Hisse Satış Sözleşmesi, MMEKA Makine İthalat Pazarlama ve Ticaret A.Ş'nin, ihale şartnamesinde belirtilen yükümlülüklerini yerine getirememesi nedeniyle imzalanamadığı kaydedildi.
Açıklamada, söz konusu şirketin ÖİB'ye verdiği ve özelleştirme tarihinde bugüne kadar alınan en yüksek teminat olarak kayda geçen 92 milyon 600 bin dolar geçici ve ek geçici teminatları irat kaydedilerek, ihalenin iptal edildiği bildirildi.
Ödemeyi yapmadılar
Davalık olan ortaklar Mehmet Emin Karamehmet ile Mehmet Kazancı, Başkent Doğalgaz A.Ş. ihalesinde uzatma süresine rağmen dün de 1 milyar 211 milyon dolar tutarındaki ödemeyi yapmamıştı. Özelleştirme İdaresi Başkan Vekili Ahmet Aksu, önceki gün yaptığı açıklamada ödeme yapılmaması durumunda paranın irad kabul edileceğini, ihalenin de iptal edileceğini duyurmuştu.
Kazancı-Karamehmet ortaklığına ait MMEKA şirketi, Ağustos 2010'da gerçekleşen Başkent doğalgaz A.Ş.'nin devralınma sürecinde, devir süresini uzatmak için ilave iki ayrı teminat yatırdı. 4 Mayıs'ta da parayı yatıramayınca son olarak 9 Mayıs'a kadar kadar süre verilmişti. MMEKA'nın dün Başkent Doğalgaz'ı devralamamasının ardından ikilinin 2 milyar 990 milyon dolar ile kazandıkları Boğaziçi elektrik Dağıtım ile 1 milyar 910 milyon dolarla kazandıkları Anadolu Yakası elektrik Dağıtım A.Ş. ihalelerinin de gelecekleri merak ediliyor.
Sonbaharda yeniden ihale var
İptal kararını değerlendiren Özelleştirme İdaresi Başkan Vekili Ahmet Aksu, Başkent Doğalgaz Dağıtım A.Ş'ye ait yüzde 80 oranındaki hissenin özelleştirmesi için, sonbaharda yeniden ihaleye çıkacaklarını bildirdi.
Aksu, İdare olarak ellerinden geleni yaptıklarını ve ihale bedelinin yatırılması için, ek süre de vererek son ana kadar beklediklerini söyledi. Özelleştirme işlemlerinde bu tür durumların yaşanabildiğine işaret eden Aksu, ortaya çıkan gelişmeden sonra mevzuat hükümlerini yerine getirdiklerini vurguladı.
Aksu, iptal sonrası yeniden hazırlık yapacaklarını, ihale dokümanlarını revize edeceklerini ve şartnameyi yeniden hazırlayacaklarını belirterek, "Bu hazırlıkların ardından bilgi odası sürecini başlatacağız. Yatırımcılara dönük bilgilendirme toplantıları gerçekleştireceğiz. Yani ihale süreci yeniden başlamış olacak. Bu çerçevede, sonbaharda Başkent Doğalgaz'ın yüzde 80 hissesinin özelleştirilmesi için yeniden ihaleye çıkacağız" diye konuştu.
Elektrik dağıtımı da tehlikeye girebilir
Çukurova ve Kazancı grubunun yüzde 50'şer ortaklıkla kurduğu MMEKA Makine İthalat Pazarlama ve Ticaret A.Ş'nin Başkent Doğalgaz'da 1,2 milyar dolar ihale bedelini yatıramaması nedeniyle meydana gelen iptal kararının ardından, Karamehmet-Kazancı ortaklığının en yüksek teklifi verdiği İstanbul Anadolu Yakası ve Boğaziçi Elektrik Dağıtım ihaleleri de kamuoyunun gündemine girecek. 
Ortaklığın bu iki dağıtım bölgesinde ihale bedelini ödeyip ödeyemeyeceği merakla beklenirken, Özelleştirme İdaresi Başkan Vekili Ahmet Aksu, söz konusu özelleştirmelerde ihale bedelinin yatırılması için 31 Mayıs'a kadar süre bulunduğunu söyledi. Aksu, prosedür gereği sürenin tamamlanmasını bekleyeceklerini, herhangi bir olumsuz gelişmede mevzuatın gereğini yapacaklarını ifade etti.
Mehmet Kazancı ve Çukurova Holding'in patronu Mehmet Emin Karamehmet'in yüzde 50'şer ortaklıkla kurduğu MMEKA şirketi, enerji ihalelerinde de ön plana çıkmıştı. MMEKA, Boğaziçi Elektrik Dağıtım, İstanbul Anadolu Yakası Elektrik Dağıtım A.Ş (AYEDAŞ) ile Gediz Elektrik Dağıtım özelleştirme ihalelerinde en yüksek teklifi vermişti. Ancak, Rekabet Kurumu 3 elektrik dağıtım bölgesinden birinden feragat etmeleri gerektiğini belirtince Gediz Elektrik Dağıtım, en yüksek ikinci teklifi veren firmaya bırakılmıştı.
Karamehmet-Kazancı ortaklığı Boğaziçi Elektrik Dağıtım'ın özelleştirme ihalesinde 2 milyar 990 milyon dolar, İstanbul Anadolu Yakası Elektrik Dağıtım A.Ş'nin özelleştirme ihalesinde 1 milyar 803 milyon dolarlık teklifte bulunmuştu. 
Bu durumda, şirket Boğaziçi Elektrik Dağıtım ve İstanbul Anadolu Yakası Elektrik Dağıtım A.Ş'de 4 milyar 793 milyon dolarlık taahhüt altına girmişti.
Büyükşehir Belediyesi'nin payı
Başkent Doğalgaz'ın yüzde 80'lik hissesinin özelleştirme ihalesinin iptalinin ardından, gözler şirkette Büyükşehir Belediyesi'ne ait yüzde 20'lik hissenin özelleştirme sürecine çevrildi.
Rekabet Kurulu, Başkent Doğalgaz Dağıtım A.Ş'nin yüzde 20 hissesinin Çankaya Doğalgaz Dağıtım A.Ş ya da Celal Sever'e devrinin şirketin kontrol yapısında değişikliğe yol açmayacağını bildirmiş ve devir işleminin 4054 sayılı Rekabetin Korunması Hakkında Kanun kapsamında olmadığına karar vermişti.  

Geçtiğimiz ay nihai pazarlık görüşmesi gerçekleştirilen ihalede, Çukurova Grubu'na ait Çankaya Doğalgaz A.Ş 310 milyon dolarla en yüksek teklifi vermişti. Celal Sever de 304 milyon dolarla ikinci en yüksek teklifin sahibi olmuştu.